Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kamera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınalga, Alıcı, Kameraman, Almaç, Kameriye, Çardak
- Abat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır, Rahat, Şad, Şen
- Şevkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Tutku
- Rehin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutu
- Nahiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Bucak, Kamun
- Kamulaştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstimlâk Etmek
- Zılgıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışma, Azarlama
- Yapma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapay, Yapmacık
- Evveliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
- Kronoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürevbilim
- Arzıhal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçe
- Kıdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrılık, Çoktanlık, Eskilik
- Sakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Kusurlu, Aksak, Çürük, Eksik, Sakat, Şikest, Yarım
- Parçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
- Vurdumduymaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız
- Künç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
- Bilmezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehalet
- Asimetri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakışımsızlık
- Karıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bocalamak
- Gayretkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalayıcı
- Rahatça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Vitrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camekan, Sergilik, Sergen
- Parıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıl Işıl
- İğne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şırınga
- Fail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
- Üremek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
- Çeşitlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelpaze
- Din Ayrısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İladini, Laik
- Takanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alacak, Borç, İlişki, Takıntı
- Rantçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
- Hamhalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Kuru
- Galip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenen, Üstün, Baskın, Üstün Gelen, Yenici
- Şevksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsteksiz
- Küspe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Posa
- Kabiliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenekli, Becerikli
- Müflis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batkın, İflas Etmiş
- Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meta, Emtia, Bayağı, Sığır, Esrar, Orospu, Varlık
- Genç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jön, Civan, Körpe, Taze, Yaş, Dinç, Toy
- Anarşizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacılık
- Biçimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeklî
- Azadetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyuvermek, Serbest Bırakmak, Özgür Kılmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü