Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kapris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçici, Düşüncesizce, Değişken İstek
- Emperyalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı, Sömürgeci
- Yapıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eser, Kitap, Mahsul, Yayın, Ürün
- Ayakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelci, Gezici Satıcı, Çerçi, Hizmetçi
- Atlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atlamak, Düşmek
- Barış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulh, Hazar, Müsalaha, Barışmak
- Elvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alacalı
- Asıntı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
- Kavkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Misyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Görev
- İfrazat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgı(lar), İrin
- Palmiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latanya
- Duruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi, Sekte
- Devamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütemadiyen, Sürekli, Temelli
- Roketatar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazuka
- Akrabalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hısımlık
- Ayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
- Sükûnet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
- Koyuntu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Sıkıntı, Üzüntü
- Yüklük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Manevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tinsel, Ruhsal, İçten, İçlek
- Çetir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- İmtina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Sakınca, Kaçınma, Feragat, Çekinme
- Telesik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, Palas Pandıras
- Kaolin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı Kil, Akcilim
- Matah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimse, Mal, Eşya, Şey
- Tekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Teklik
- İntizar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenme, Bekleme, Gözleme, Beddua
- Nimbus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Bulut
- Savurganlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsriflik, İsraf
- Tutuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevkuf
- İğrenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkrah
- Mıhlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dimdik, Sabit
- Haşin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Zahimli, Kinci, Katı, Gaddar, Berk, Kırıcı, Gönül Kırıcı
- Kaşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Mühür
- Harcama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gider, Sarfiyat
- Bilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
- Gösterişli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alımlı, Güzel, Ağır, Ağırbaşlı, Görkemli, Lüks, Oturaklı, Zengin
- Dâhice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökelice
- Döl Yatağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Rahim
- Musahabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mülakat, Söyleşi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü