Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kavara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Yel
- İnkıbaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabız, Keder, Sıkıntı
- Âdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelenek, Töre, Görenek, Alışkı
- Randıman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsuldarlık, Verim, Ürün
- Püskül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçak
- Enternasyonal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beynelhalk, Uluslararası, Beynelmilel
- İnanç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüş, İman, İtikat, Kanaat, Kanı, Emniyet, Öğreti
- Bark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınılan Yer, Mesken, Ev, Yapı, Otel, Park, Bahçe
- Gündelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yevmiye
- Boş Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırva
- Kazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafriyat, Hâk
- Hint Kozu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindistan Cevizi
- Teçhizat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Donanım
- Yer Yuvarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Yerküre
- Çandır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Melez, Yaban
- Firar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaçma, Kaçış, Kurtulma
- Hovarda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avratbaz, Çapkın, Savurgan
- Saklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Mahfuz, Örtülü, Mahfi, Hafi
- Çakılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabit
- Bembeyaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Apak
- Payitaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Başşehir
- İşkence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı Eziyet, Azap
- Kanıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, İspatlamak
- Anlaşılmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muamma
- Etken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Faktör, Malum, Müessir, Amil
- Lakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ama, Ancak, Fakat
- Müşfik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
- Boşanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Serbest Kalmak, Kurtulmak
- Hayatta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Yıkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap, Tufeyli, Viran, Ören
- Uzlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Mutabakat
- Sukut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşme
- Merhamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıma
- Eksik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Noksan, Sakat, Yarım, Yarım Yamalak, Natamam, Yetkinsiz, Kusurlu, Muallel
- Skolastik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski
- Sungur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akdoğan
- Ağır Sıklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır
- Acımasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cani, Cellat, Gaddar, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Merhametsiz, Rahimsiz
- Ankesör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara
- Defin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gömme
- Şavullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü