Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sungur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akdoğan
- Varışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiyasetli
- Yaçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotoğraf, Kılık
- Hicviye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergilik
- Galiba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtimal Ki, Olabilir Ki, Görünüşe Göre, Anlaşılan, Kuvvetle Sanılır Ki
- Söylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz, Tez
- Agu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehir
- Sıkmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompresör, Mengene
- Kaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
- Yiğitçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Yüreklilikle
- An kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahza, Kıpı, Zihin, Dakika, Fırsat, Enstantane
- Maşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
- Sarfınazar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek
- Metelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırnık
- Pintilik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
- Muasır Olmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ Dışı
- Yağsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zayıf
- Optimum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Değer
- Mülhem Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
- Bandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banmak
- Acımasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cani, Cellat, Gaddar, Gâvur, Kalpsiz, Katı, Merhametsiz, Rahimsiz
- Gark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
- Akaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu, Dren, Ark
- Kabin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölme
- Çözme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hal
- Buğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhar
- Yarın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabah
- İğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğirmen, Kirmen
- Nasıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Kesinlikle, Ne, Nice, Ne Gibi, Ne Türlü, Neyle
- Esinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hava
- Bilaistisna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmaksızın, Ayrımsız
- Doğan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızılkuş, Terlan
- Aksama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza
- Eşya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
- Şaka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
- Yatışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinmek, Durulmak, Kırılmak, Sakinleşmek, Şiddeti Geçmek
- Temrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacanma
- Şefik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşfik, Sevecen
- Kaçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılmak, Sızmak, Uzaklaşmak, Benzemek, Girmek, Kaçınmak, Kırmak, Koşmak, Sıvışmak, Tüymek, Yok Olmak, Firar Etmek
- Okşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Sevmek, Sıvamak, Sıvazlamak, Dövmek, Övmek
- Sehpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü