Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sakl ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- İltihaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
- Difraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırılım
- Tıp Kardeşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı
- Vahşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabani, Yabanıl, Yaban, Yamyam, İlkel
- Çekemezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Zıddiyet
- Evlatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besleme
- Bezeklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslemek
- İflah Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzelmek
- Terlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
- Tevkif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Tutuklamak
- Hasretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık
- Işınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şualamak
- Tutarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rabıta, Uygunluk
- Yedek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Redif, Yular
- Endoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçderi
- Nurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydınlık, Parlak
- Başıbozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Gelişigüzel
- Vokabüler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözdağarcığı
- Vakıa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Gerçi, Olay
- Kılavuz Kaptan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuz
- Alkış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezahürat
- İhtiyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karı, Koca, Moruk, Pir, Seçme, Yaşlı, Kocamış, Erkinlik, Özerklik
- Mimoza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amber Çiçeği
- Dikkatsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, İhmal
- Stopaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- İvaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Ödün, Taviz
- Müptelalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İptila
- Yaygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pala, Sergi
- Şiddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik, Yeğinlik, Hız, Hüküm, Kuvvet
- Cam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçki, Kadeh, Pencere, Şişe, Sırça
- Vakur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ciddi, Veznin, Yalımlı, Onurlu
- Geveze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Boşboğaz, Çaçaron, Lafazan, Zevzek, Çenesi Düşük
- Hakşinas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak Tanır
- Sıkılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bunalmak, Utanmak
- Bakır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mes
- Ece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel Kadın, Kraliçe
- Ehliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, Yetenek, Kabiliyet, Sürücülük Vesikası, Uzluk, Yetki
- Hayal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşlemek
- Haya Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
- Havale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, Devretme, Yüzetme, Göçürme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü