Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zaruret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk, Sıkıntı, İhtiyaç, İcap, Yoksulluk
- Kuvertür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü
- Yamulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğilmek
- Korkulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak
- Derman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Takat, Mecal; İlaç; Çıkar Yol, Çare
- Yaltakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltak
- Konjonktivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
- Çorak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimsiz, Kıraç, Kısır, Yoksul
- Savtî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesli
- Teber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balta
- Pörsük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmış, Porsumuş
- Karısı Köylü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıbık
- Rehin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutu
- Cebelleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşmak, Çekişmek, Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Bezgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs
- Valiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bavul, Camedan
- Katılım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak
- Kervansaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Han
- Karşılık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Karşılamak
- Kurma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnşa
- Kızgınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gazap, Hiddet, Hırs, Hışım, Öfke
- Soğukluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargınlık, Meşrubat, Soğuk, İlgisizlik, Antipati
- Gıcırı Bükme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Yersiz, Zoraki
- Hasebiyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolayısıyla, Ötürü, Den Ötürü
- Pazar Günü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yekşembe Günü
- Sindirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazım
- Nüzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
- Dahil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri; İçinde Olmak Üzere
- İri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Koca, Kocaman, Yoğun, Büyük
- Kıygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık, Zulüm
- Ziftlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
- Tokmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapı Zengi
- Konsulto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konsültasyon
- Ağarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlaşmak, Aklaşmak, Aydınlanmak
- Kör Körane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Ağlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Viyaklamak, Yakınmak
- Doğrudan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Tersine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksine, Aykırı, Bilakis
- Rab kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı, İlah, Allah
- Dünkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Toy, Yeni
- Kaynaklar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü