Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Keif ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Yüze Gülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılışmak
- Hiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek
- Dikkatsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, İhmal
- Sürgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Sürme, Tırkaz, Yuvak, Loğ
- Kinayeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Çelteşik
- Teltik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Yanlış
- Vedia kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, İnam
- Güvenç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven, İtimat, Kıvanç
- Lengimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavsamak
- Tazminat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödence
- Fırtına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Dağkırlangıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban Aldatan, Keçisağan
- Bürokrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekilci
- Hadisesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız
- Sâika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebep, Yıldırım
- Yalabımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parıldamak, Parlamak
- Kırcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolu
- Aykırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Karşıt, Münasebetsiz, Uymayan, Çapraz, Huysuz, Marjinal, Çap, Muhalif, Tersine, Zıddına
- Kafatası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelle
- Anten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyarga, Sırgavıl
- Fedakarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özveri, Esirgemezlik
- Tıbbi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlıksal, Sağlıkbilimsel, Hekimsel, Hekimce
- Duyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyu, İstihbarat, İzlenim, İhsas
- Önemsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühimsemek, Saymak, Takmak
- Dümen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Hile, İdare, Sükkân, Yönetim
- Mezuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, İzin, Yetki
- İthalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış alım
- Oran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik, Nispet, Orantı, Tahmin, Tartı, Tenasüp, Tasın
- Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
- Tedris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Ders Verme
- Engelleyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı
- Tezce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Döl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet
- Ceht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Çabalama
- Nadinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haşarı, Haylaz
- Taam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşni, Yemek, Yiyecek
- Vurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak
- Hint Bademi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kakao
- Hükümran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemen
- Salman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Başına Buyruk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü