Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Amel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Edim, Fiil, Eylem
- Muktedir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkli, İktidarlı
- Selbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
- İçi Boş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kof
- Lösemi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan Kanseri
- Hibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, Bağışlama
- Yeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cedit, Taze, Acar, Gıcır Gıcır, Henüz, Sıfır, Kullanılmamış, Nev
- İdefiks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saplantı
- Eleştirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi, Eleştiri Yazan, Eleştirmeci
- Beli Bükük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zavallı
- Maktu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesik, Kesin
- Astragan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karagül
- Kısaltım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taksir
- Anında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Asabilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
- Kontekst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Çevre
- Kotra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelkenli
- Deneysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübi
- Tip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Sima, Sistem, Tür, Örnek, İlgi Çekici, Değişik
- Yenilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenilgi, Mağlubiyet, Bozgun, Hezimet
- Kösemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
- Hidro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Çok kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
- Vesait kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt, Araçlar
- Berabere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşit
- Mana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlam
- Salacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneşir, Tabut
- Negatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Menfi, Olumsuz, Eksi yük
- Berduş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Serseri, Bozuk, Pis
- Şahıs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birey, Kişi, Zat, Zevat, Kimse
- Krank kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dingil
- Kimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik Belgesi, Tanıtma Kartı, Çehre, Etiket, Hüviyet, Şahsi Vesika, Üzeri
- Bebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebe, Körpe, Çağa
- Umum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Bütün, Halk, Herkes, Kamu, Tüm, Hep
- Öşür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ondalık
- Methetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övmek
- Birleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleşmek, Uyuşmak, Kaynaşmak, Yaklaşmak, Kavuşmak
- Azalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Düşmek, Eksilmek, Kırılmak
- Sibernetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdümbilim
- Hayıflanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acınmak, Üzülmek, Esef Etmek
- Kestane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şabalıt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü