Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kesinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katiyet
- Sınav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama, İmtihan
- Müteşekkir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkür Etmek
- Ahbaplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk, Hususiyet, Ünsiyet
- Süslemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezemek
- Yemeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tülbent, Çit, Değirmi, Yazma, Ayakkabı
- Otobiyografik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özgeçmişsel
- Hizmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İhtimam, İş, Özen, Kulluk, Tapu, Yumuş, İşlev, Bakım
- Talih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız
- Danışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Müracaat Etmek, İstişare Etmek
- Tırsmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
- Sunucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdimci
- Nazara Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgulamak
- Zamansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakitsiz
- Epilepsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Sara
- Teşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturma, Oluşum
- Vesikalık Fotoğraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vesika
- Simültanör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilmaç
- Ortalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasat, Vasati, Yaklaşık
- Atfetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsnat
- Hezimete Uğratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek
- Boydak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Serbest, Yalnız
- Safsata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgicilik, Sofizm; Boş Söz, Asılsız Söz
- Metelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırnık
- Korkunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Müthiş
- Kinematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinimbilim
- Muhterem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Saygıdeğer, Sayın
- Ezinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
- Bukağılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilek
- Mihmanhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konakçı, Otel
- Medyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borçlu
- Natamam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksik
- Caygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek
- Ezgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş, Haz, Melodi, Nağme, Sıkıntı, Şarkı, Tarz, Tempo, Terane, Üzüntü, Yol, Lahin
- İhtilaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmazlık, Anlaşmazlık, Ayrılık, Aykırılık
- Radyasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıma, Işınım
- Sinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak
- Hayalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanrıl, Karaltı, Gölge, Görüntü
- Lağvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak; Geçersiz Kılınmak, Feshedilmek
- Sayvan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkık Örtü; Kulak Kepçesi
- Gülmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciddi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü