Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pingpong kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masa Topu
- Söve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve
- Çıkış Belgesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış
- Önemsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mühimsemek, Saymak, Takmak
- Adil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletli, Eşitlikçi, İnsaflı, Haktanır
- Öğle Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğle, Zeval Vakti, Öğleyin, Öğlende, Gün Ortası, Nısfınnehar, Günorta Çağı
- Viyak Viyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Inga Inga
- Çivi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mıh, Mismar
- Reddetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İade
- Uçuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz
- Seçenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şık, Tutum, Yöntem, Opsiyon, Alternatif
- Farfara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Boşboğaz, Çerenci, Gürültücü, Yaygaracı, Övüngen
- Tema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Duygu, İzdem, Düşünce, Görüş, Ana Konu
- Bellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çapalamak, Öğrenmek, Sanmak
- Ede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Birader
- Tırsmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
- Hareketlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinme
- Dörtlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murabba
- İrat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelir
- Müzminleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenleşmek, Kronikleşmek
- Okumuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuryazar, Aydın
- Garipsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
- Söylenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rivayet, Söz, Haber
- İmale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğme, Meylettirme, Çevirme, Eğindirme
- İstiare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğretileme, Ödünç
- Kopmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kurtulmak
- Tul Derecesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
- Sual kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soru
- Müsennem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Etüt Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, İncelemek
- İnat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
- Sarıcık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarıasma
- Jenerasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşak, Soy
- Kabul Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon
- Huy kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damar, Doğa, Hasiyet, Haslet, Mizaç, Seciye, Tabiat, Tıynet, Yaradılış, Âdet, Alışkanlık
- Osmoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişme
- Tepecik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
- Tevettür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- An kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lahza, Kıpı, Zihin, Dakika, Fırsat, Enstantane
- Yöresel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Mevzii, Yerel, Lokal
- Bent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Set, Bağla, Germeç, Büğet, Bağ, Baraj, Eklem
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü