Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kocaba ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Tanıştırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim Etmek, Tanış Etmek
- Meyilli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
- Sağılan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
- İndirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kapamak, Kırmak
- İllet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık, Bozukluk, Neden, Sebep, Zehle Döken
- Delifişek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delişmen Ve Atak, Hoppa
- Kın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıf
- Kentçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Pusula kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt, Yön Belirteci, Tezkere
- Yoğaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek
- Bir Örnek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeknesak
- Açı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yön, Görüş, Zaviye, Bucak
- Saykallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilalamak
- Gübür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp, Süprüntü
- Kaşkaval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
- Mülhem Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
- Vitrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camekan, Sergilik, Sergen
- Klitoris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bızır, Dılak
- İtfaiye Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfaiye
- Huysuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Çakal, Geçimsiz, Suratsız, Şirret, Ters, Yaman, Yolagitmez
- Haksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsiz, Yanlış, Nahak
- Lerze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titreme
- Kanunvericilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasama
- Mukavemet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, Dayanak, Dayanma
- Asliye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Umut Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ummak
- Poligon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokgen, Atış Alanı
- Zırıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırlamak
- Reaya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Uyruk
- Fayans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çini
- Kötek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa
- İskandil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Çoğalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Kaynamak, Türemek, Üremek, Yükselmek
- Eğri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
- Kifayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, İktidar, Liyakat, Yetme, Kafi Gelme
- Divanelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Tekke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dergâh, Hapishane
- Gezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
- Münazaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Düşmanlık, Kavga, Münakaşa
- Eğitmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü