Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Koyuverme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mola
- Nakıs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Eksik, Noksan
- Sıhhat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık, Esenlik; Doğruluk
- Çatal Ağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delta
- Süzük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf
- Ne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hangi, Nasıl, Ne, Neden
- Unutulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küllenmek
- Yeryüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
- Resmiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mesafe
- Teklifsizce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önerisizce, Laubali
- Hani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nerede, Ne Oldu, Nerede Kaldı
- Örgen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv
- Abatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmar
- Nesne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şey, Zat
- Geri Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak, İade Etmek
- Hapsane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türme
- Abuhava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İklim
- Radyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Petek, Isıtaç, Soğutaç
- Tahammül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Gelmek, Götürmek, Kaldırmak, Katlanmak
- İnhilal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Dağılmak
- Yoğun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesif, Sıkışık, Kalabalık, Dolu, Ağır, Çok, Derin, İri, Kaba, Kalın, Koyu, Sıkı, Şişman, Tombul
- Yabancılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
- Yılgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Dehşet
- Zülüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçem
- Delege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Murahhas, Elçi, Nümayende
- Çiklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakız
- Zeng kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çan, Çıngırak, Zil
- Heba Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşa Gitmek
- Ant İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemin Etmek
- Yapışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılmak, Sataşmak, Tutmak, Musallat Olmak
- Köstebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
- Patchwork kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yama İşi
- İdadiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lise
- Sülf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükürt
- Küf Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küflenmek
- Çamurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötülemek
- Temkinlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakar
- Tozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zerre
- Diyalektik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyeleksel, Eytişim, Eytişimsel
- Olgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
- Vücut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Beden, Cisim, Ten, Üst, Üzeri, Varlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü