Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kredi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Güven, İtibar, Para, Saygınlık
- Civar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre, Havali, Mahal, Etraf, Ön, Yakın Yer
- Taziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı, Taziye
- Yerme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiciv, Kınama, Gıybet
- Katlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katmer, Yufka
- Sıska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Çelimsiz, Kuru, Zayıf, Kaknem
- Aksi Cevap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepki
- Kovuşturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, Araştırma, Takibat, İstintak, Takip
- Kıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
- Sulugözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
- Sanayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Endüstri, Uran
- İştiha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştah
- Öğün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Kez
- İsabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerindelik, Yanılmazlık, Düşme, Değme, Tutma, Vurma
- Şifrelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizimlemek, Kotlamak
- Sargın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Yürekten
- Kat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
- Tezahür Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Tecelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Kader, Belirme, Görünme
- Mutabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birge, Uygun, Yekdil, Uyumlu, Özdeş, Uyuşmuş, Uygun Olan
- Kişileştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşhis
- Vahşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabanıllık, Korku
- Maktul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldürülmüş
- Eşleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiftleşmek
- Geçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçiş, Transfer
- Wc kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Dolap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fırıldak, Hile
- Uydu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyk, Gezegen
- Muhtariyetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
- Kodak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Odbaşı
- Korumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak
- Tanımamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
- Yemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aş, Yemek Yeme, Yiyecek, Taam, Ekmek, Batmak, Çizmek, Dalamak, Delmek, Harcamak, Isırmak, Kemirmek, Lokma, Mahvetmek, Oymak, Tüketmek, Aşındırmak, Bitirmek
- Hızlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürat
- Münafık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
- Jurnalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz, Muhbir, Fitleyici
- Furya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunluk
- Keher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doru
- İsabetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
- Ata Baba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ata
- Temayüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilme, Farklanma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü