Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muhtariyetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
- Konglomera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığışım
- Yüğrük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Güçlü
- Bahis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konu, Mevzu, Öcür, Söz, Laf
- Friksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovma, Ovuşturma
- Herkes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümü, Hepsi, Hamı, Âlem, Cümle, Dünya, Kâinat, Millet
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Deniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Kükremek, Su, Bahir, Derya
- Bezeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süsleme, Tezhip
- Tımar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakım
- Civan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Genç
- Emin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikesiz, Güvenilir, İnanılır, Emniyetli, Sakıncasız
- Bahtiyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutluluk
- Adamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek
- Engel Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Çelmek, Göğüslemek, Menetmek, Önlemek
- Arakçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takke
- Makine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araba, Kılga, Otomobil
- Bütün Bütüne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamıyla
- Beraat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arınma, Aklanma
- Dalgalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak, Kıpırdamak, Yüzmek
- Lağvolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırılmak
- Küçümencik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük, Küçük
- Kaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Yargı, Kötü Olay
- Öldürürcesine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öldüresiye
- Atlas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saten, Haritalar Kitabı
- Yatkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
- Kırınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak
- İstifade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yararlanma, Faydalanma, Aşılanma
- Dirije kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güdümlü
- Tolga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miğfer
- Fazlaca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokça
- Alacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matlup
- Deli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek
- Aktarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, Nakil, Transfer
- Cumhur Cemaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cümbür Cemaat
- Rosto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilet
- Tedhiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıldırma, Terör, Yıldın
- İcra Vekili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan
- Hayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu, Can, Meslek, Ömür, Varlık, Yaşam, Yaşantı, Yazgı, Dirim
- Ses Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oy Vermek, Rey Vermek
- Kalender kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçakgönüllü, Ehlidil, Rint
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü