Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kurmay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erkânıharp
- Hicvedilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerilmek
- Üfürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmek, Üflemek
- Takdim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunma, Sunuş, Tanıtma, Öneltme, Önceleme
- Dönüşüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahavvül; İnkılap
- Zımnında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçin
- Muştuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müjde
- Belladon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzelavratotu
- Müstafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstifa Eden, Çekilen
- Haberleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektuplaşmak, Telefonlaşmak, Muhabere Etmek, İletişmek
- Afsunlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek
- Projeksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdüşüm, Gösterim, Yansıtma
- İçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hassas
- Matriarkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anaerkil
- Silmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek
- Kanaatkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
- Oldu Bitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
- İlerleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
- Pens kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pense
- Yasa Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gayrikanunî, İllegal, Kanunsuz
- Etki Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savmak
- Buluş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İcat
- Geri Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak, İade Etmek
- Efemine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
- Papazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümcük
- Trikotaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgücülük
- Devriye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Karakol
- Ökünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişmanlık
- Tefrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Ayırma, Ayırt Etme
- Peşin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndül, Önce, Önceden, Önden
- Bedbinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümserlik
- Nema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüme, Gelişme, Çoğalma, Faiz, Ürem
- Sigar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Puro
- Biçimsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeklî
- Gafillik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet
- Batmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batık
- Didaktik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretici; Öğretim Bilgisi
- Arızalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sınmak
- Gereksinim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
- Ayraç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parantez
- Ayırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölme, Şerh, Tahsis
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü