Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Emaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emirlik, Beylik
- Bağlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İttifak Etmek
- Bitek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
- Beyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleme, Bildirme
- Taşımalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakliye
- Asabiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Sayrılıkları
- Saldırış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hamle
- Bilişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enformatik, Bilgiişlem
- Yakalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Belirlemek, Paketlemek, Tutmak, Derdest Etmek, Durdurmak
- Ayrışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türlü, Çeşitli, Ayrı Türden, Çeşit Çeşit, Muhtelif, Heterojen
- Bazuka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Roketatar
- Ahbaplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk, Hususiyet, Ünsiyet
- Sırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dal
- Mimik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz İmi
- Vefat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- İdrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hacet, Sidik, Çiş
- Zamin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kefil
- İfrite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cadaloz
- Bıdık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa, Tıknaz
- Düşünmeksizin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedaheten
- Ultramodern kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağüstü
- Dertop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir Araya Getirilerek, Büzülerek
- Namazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seccade
- Tezyifkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Kötü
- Bakı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teftiş, Fal
- Keyif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiyet, Esrar, Hatır, Hava, Heves, Huzur, İstek, Rahat, Sağlık, Zevk, Esenlik
- Pilleken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak
- Efe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Kabadayı, Yiğit, Zeybek
- Jüpiter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erendiz, Müşteri
- Sıbyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk
- Makas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirsek, Kaycı, Sındı
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Tabi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
- Rekabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Yarış, Yarışma, Önürdeşme, Önürdeşlik
- Darlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yokluk, Yoksulluk
- Yaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirgen
- Kara Baht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Yazı
- Beş Altı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Birkaç
- Keloğlan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hindi
- Derken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu An, Bu Vakit, O An, O Vakit
- Tertip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzenleme, Sıralama, Koldaş, Dizgi, Hile, Komplo, Düzene Koyma, Hazırlama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü