Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Okyanus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umman, Talay
- Üflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
- Peyvent kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşı
- Manşet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk
- Aday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Namzet
- Gebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
- Sahiplenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmek, Korumak
- Alım Çalım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş
- İkram Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak
- Malayani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma
- Sıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç Sıkan, Tedirgin Eden
- Yıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harap
- Ayakyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Yüznumara, Aralık
- Sızıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şikâyet
- Zorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri
- Şalgam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çumor
- Lakonik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Veciz
- Aslansütü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Partisip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Kafası Küflü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici
- Feminen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
- Rey Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek, Oy Vermek, Ses Vermek
- Tacilî Yardım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
- Elinin Körü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
- Yaşantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat, Hayat Tarzı
- Ülke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet, Diyar, El, İklim, İl, Memleket, Mülk, Toprak, Yer
- Kazandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Cennet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ
- Şirretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik
- Kök Salmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Karamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek
- Hareketlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devinme
- Yetiştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
- Voleybol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçantop
- Sığın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alageyik
- Nallatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takavlatmak
- Çıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lamba
- Karalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak, Çizmek, Leke Sürmek
- Başkâtip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazman
- Raşelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek, Ürpermek
- Azaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiltmek, Çıkarmak, İndirmek, Budamak, Düşürmek, Kesmek, Kısmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü