Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kursak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz
- Sara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Tutarga, Yilbik
- Gezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
- Yerinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak, Acınmak, Teessüf Etmek, Pişman Olmak
- Yanaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhalif
- Kuyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavşan
- Örenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harabelik
- Her Daim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima
- Yavaş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaşlamak
- Epik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destansı Eser, Sanat, Hüner
- Görme Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
- Odak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merkez, Mihrak, Özek
- İncelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik Etmek, Tekşirmek, Araştırmak, Bakmak, Eşmek, Gözlemek, İzlemek, Karıştırmak, Kaşımak
- Yardakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbir, Hempa
- Başmakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabıcı
- Çıkış Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Yapmak
- Açılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtılmak, Ferahlamak, Bollaşmak, Delinmek, Anlamak, Çatlama
- Teneşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salaca
- İştirak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak
- Gürlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feyz, Bereket
- Raddelerinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sularında
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- Tanzim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzenli, Düzgün, Düzenleme, Yasama, Yoluna Koyma
- Çıngar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
- Ayrı Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
- Buğulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nemli, Yaşlı
- Söyleyiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz
- Menekşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benefşe
- Pişe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Göl Ayağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
- Refetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yukarı Kaldırmak, Ortadan Kaldırmak, Gidermek
- Dalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Lobi, Şekil
- Riayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygı, Ağırlama, Uyma
- Nazik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
- Resmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel
- Müdafaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Savunmak, Tutmak
- Engebelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engebe
- Sıfat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ön Ad, San, Bet, Keyfiyet, Yüz, Kılık
- Yiğitçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Yüreklilikle
- Kitle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütle, Yığın, Topak, Öbek, Topluluk
- Sırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yol, Keçi Yolu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü