Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kzl ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Recmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşlamak
- Tarassut Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek, Gözlemek, Müşahede Etmek
- Eşeysel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel
- Broşür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitapçık, Risale
- Nağme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Melodi, Terane, Nota
- Şaplak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokat
- Zorlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üstelemek, Yırtmak
- Süt Kuzusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Yavru
- Tınaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığın
- Yalvarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica
- Seda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses, Ün
- Bıldır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen Yıl, Bir Yıl Önce
- İkircim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
- Cürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Yanlışlık, Kusur, Hatadan Doğan Durum
- Sırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
- Meal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlam, Kavram, Mefhum, Netice, Sonuç, Diyem, Yorum
- Muharebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş, Cenk, Harp, Çatışma, Vuruşma
- Armağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr
- Eriyik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlul
- Akıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek
- Tazmin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
- Yavaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlı Olmayan, Ağır, Asta, Alçak, Hafif
- Zerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaldız
- Tamağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Sanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruf, Ünlü, Meşhur
- Ambargo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engelleyim, Yasal Yasak
- Sıcaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Hararet, Isı, Sühunet
- Çelimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf, Güçsüz, Cüssesiz, Kuru, Sıska
- Nizam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Dizgi, Yol, Çekidüzen, Kural, Sıra, Tüzük
- Bulgu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
- Klitoris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bızır, Dılak
- Ezcümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısaca, Başlıca, Belli Başlı Olarak, Esas Olarak; Örnek Olarak
- Meşru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasal, Kanunlu, Törel, Yollu
- Leh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
- Pay Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüşmek, Paylaşmak, Üleşmek
- Soy Sop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl
- Tekinsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabu
- Oyalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Avunmak, Beklemek, Eğlenmek, Sallanmak
- Monist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekçi
- Fakirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Zaruret
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü