Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Laflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Sohbet Etmek
- Tınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Takmak
- Yır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Nağme, Şiir, Türkü, Şarkı, Ulama, Taganni
- İmza Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmzalamak
- Frikik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest Vuruş
- Askılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vestiyer
- Singin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç, Sindirilebilen, Hazmı Kaabil
- Pertav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atılma, Sıçrama, Hız
- Milliyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusçuluk
- Alaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halita
- Yalgın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilgım, Serap
- Optimal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı En Uygun
- Bilgicilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safsata, Sofizm, Safsatacılık
- Yaratmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Mahzurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakıncalı
- Konstitüsyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Duygulanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Kabarma
- Totalitarizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcılık
- Zor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
- Sahih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam, Doğru, Gerçek
- Piştahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezgâh
- Avutma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teselli
- Boşboğazlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- Ekabir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükler, İleri Gelenler
- Ashap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahipler, Sahabeler
- Deklerasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
- Kızılyörük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yılancık
- İnce Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Genç Erkek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk
- Münafık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
- Nodullamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Tasdik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumlu, Onay, Doğrulama, Onaylama, Onama
- İkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Uyarma, İhtar, Tembih, Haberdarlık, Dikkat Çekme
- Lenger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapa
- Yakışıksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münasebetsiz, Ekşi, Müstehcen
- Pekin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice Bilinen, Muhakkak
- Vesayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasilik
- Yansıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, İletmek
- Yapılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
- Ameliyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulama, Operasyon, Eylem, Eylemler, İşlem
- Onurlandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şereflendirme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü