Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lekelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
- Keyif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiyet, Esrar, Hatır, Hava, Heves, Huzur, İstek, Rahat, Sağlık, Zevk, Esenlik
- Hicap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perde, Utanç, Utanma, Sıkılma
- Yaralı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mecruh
- Parabol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı Mükai
- Zehirsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağısız
- Dağkırlangıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoban Aldatan, Keçisağan
- Azap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ezinç, Büyük Sıkıntı, Emge, Eza, Cefa, Eziyet, İşkence
- Adamyiyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamyam
- Barınak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce
- Takvim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dallık, Gündizme
- Haricî İşler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Hariciye
- Isınamamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yadırgamak
- Öpüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
- Zırva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Boş Söylemek, Boşboğazlık, Cefengiyat, Boş, Anlamsız, Saçma Sapan
- Öküzgözü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arnika
- Başmaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Has
- Bir Anda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Şaşaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Tantana, Parlaklık, Parıltı
- Sonbahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Payiz
- Potin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotin
- Gedikli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daimi, Kıdemli, Sürel, Temelli
- Muzipleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takılganlaşmak
- Esvap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Giyecek, Elbise
- Kostik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşındırıcı, Yakıcı
- Harem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Karı
- Bohça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkın, Bütçe
- Müdana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Minnet
- Kıvançlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnun, Mutlu
- Gıdasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besinsiz
- Tecelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Kader, Belirme, Görünme
- Doktrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti
- Sakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Polis
- Sakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sessiz, Sütliman, Dingin, Oturan, Eğleşen
- Üst Dikili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstyapı
- Pertavsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Ürün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapıt, Önüm, Eser, Hasılat, Mahsul, Meyve, Semere
- Kendi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öz, Özü, Zat
- Besteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bestekâr, Kompozitör
- Personel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleman, Çalışman, Kişi
- Bulak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pınar, Kaynak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü