Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Lekelihumma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tifüs
- Yurttaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vatandaş
- Ev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Beyit, Dar, Hane, Konut, Mekân, Nesil, Ocak, Soy, Sülale
- Tavizcilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödüncülük
- Bayağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Pespaye, Hemen Hemen, Âdeta, Kibar Olmayan, Basit, Sıradan, Alelade, Aşağı, Epey, Gerçekten, Hasis, Küçük, Oldukça, Süfli, Yoz
- Filiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürgün, Töz
- Eş Sesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sesteş, Homonim
- Uyartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtar, Uyarı
- Ayniyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesneler
- Vadesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günsüz, Süresiz
- Hafifsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemsememek, Küçümsemek, Mühimsememek, Yeğnisemek
- Fail kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eylemci, Günahkâr, Mukassır, Özne, Eden, Yapan, İşleyen
- Familya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Eş, Fasile, Karı, Bölüm
- Ruzname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündem
- Boruçiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çan çiçeği; Tatula
- Kuraştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgu
- Ölü Açımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otopsi
- Aden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cennet
- Entelektüel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Münevver
- Kasavet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Tahrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazma
- Rastlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Düşmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Natuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylevci
- Çirkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
- Cangıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa
- Çiçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül
- Fiyonk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kelebek
- Belirten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamlayan
- Zafiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Arıklık, Güçsüzlük, Dermansızlık
- Afal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Dağınık, Aptal, Sersem,
- Düze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doz
- Ölünç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İntihar
- Basak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
- Sıklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Yük, Sıkıntı
- Duyulan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
- Hemdert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert Ortağı
- Tefeyyüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, Yükselmek
- Gülmeceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
- Yapılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bünye, Kuruluş, Nitelik, Yapı
- Burcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Itır, Güzel Koku
- Zorlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cebir
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü