Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kasavet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Akıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Cereyan, Akma, Akış, Eğiklik, Meyil, Sızıntı
- Şirpençe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karaçıban
- Karaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karartı, Leke
- Üstelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek, Direnmek, Katılmak, Zorlamak, Bekinmek, Israr Etmek
- Şek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şüphe, Kuşku
- Habitat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurt
- Üstlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taahhüt
- Zımba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delgeç, Delik, Delgi
- Metris kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti Tabya
- Abırsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz, Hayasız, Utanmaz
- İşteş Fiil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşteş
- Ad kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsim, Nam, Şöhret, Ün
- Faziletsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdemsiz
- Elerki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demokrasi (doğrusu el erki)
- İmansızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnançsızlık, Acımasızlık
- Avlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayat
- Gözaltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret
- Sembol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Remiz, Simge
- Chip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Dudu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanım, Papağan
- Abajur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Örtük, Sayvan, Siper
- Sülâle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soy Sop, Aile, Ev, Hanedan, Soy, Tohum, Ocak
- Hiddet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfke, Gazap, Hışım, Kızgınlık
- Havut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deve Semeri
- Sığınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İltica Etmek, Barınmak
- İfrazat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salgı(lar), İrin
- Cıvıl Cıvıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kalabalık, Neşeli
- Velinimet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Halaskâr, Hami, Havadar, Bağışçı
- Rabıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bağlama, Bent
- İvmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Acele Etmek
- Rahmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgeme, Yarlığama, Yağmur, Bağışlama
- Göçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Oturmak, Ölmek, Taşınmak, Yıkılmak
- Vızır Vızır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Hemişe
- Seyrüsefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidişgeliş, Katnav, Trafik
- Hükmetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiğnemek
- Tahrip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yıkmak
- Dindar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müslüman, Mütedeyyin
- Komedyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güldürmen
- Gafil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aymaz, Dikkatsiz, İhtiyatsız, Dalgın
- Talim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim, Alıştırma, Yetiştirme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü