Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Liberal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörülü, Erkinci
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- Kalitesizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niteliksizlik
- Galsame kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solungaç
- Ergene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Yeri
- Yâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Dost, Tanıdık, Yardımcı
- Müfret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Bireysel, Teklik
- Ruba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giyecek, Giysi
- Zarif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazik, İnce, Hoş, Albenili
- Evlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mandal
- Zibil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çöp
- Bir Hayli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey, Hayli
- Ellemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Değmek
- Alçıtaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Cühela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizler
- Batakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Müflis
- Haşinleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek, Kırıcılaşmak
- Soymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Garet Etmek, Vurmak, Yüzmek
- Hevesli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aç, Heveskâr, İstekli, Tutku
- Kadem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Ayak, Uğur
- Güdük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısa
- Asude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Rahat, Dingin, Sakin
- Duyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksetmek, Çıkmak, Vurmak, Yansımak
- Yargıevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
- Lehtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taraftar, Yandaş
- Yumuşaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Letafet, Müsamaha
- Çalkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
- Pafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
- Rehberlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılavuzluk
- Koklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kokuşmak
- Zuhur Etme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baş Gösterme, Ortaya Çıkma, Görünme, Türeme
- Stopaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Tınaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığın
- Çınlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tınlamak
- Yitirilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
- Mükellef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Ağır, Özenli; Yükümlü
- Boruçiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çan çiçeği; Tatula
- Zamansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakitsiz
- Yağdırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Savurmak, Söylemek, Vermek
- Engelleyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı
- Kemiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü