Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Müft kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş
- Zarfında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçinde
- Yad Eller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurbet
- Teşkil Edilmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak
- Dedakar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özverili
- Bazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi, Kimisi
- Trampa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiş Tokuş
- Konakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Mihmanhane, Otel
- Sümkürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fınkırmak
- Aysfilt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bankiz, Deniz Buzulu, Buzla
- Katlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
- Bir Lahzada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
- Mecburiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
- Tükenmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
- Sıkmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzmek, Zorlamak
- Koskocaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş, Muazzam
- Harlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek
- Cennet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ
- Meslek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığır, Hayat, İş, Okul, Uğraş, Uğraşı, Ertik, Öğreti
- Balkır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı, Şimşek
- Müdrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamış, Aklı Ermiş
- Mukavemet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, Dayanak, Dayanma
- Susmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakit
- Ağzı Bozuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfürbaz
- Sınırlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak
- Kemalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atatürkçülük
- Rahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinç, Ak, Geniş, Hafif, Huzur, Keyif, Rahatlık, Sıkıntı, Sükûnet
- Çıkıntılık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek
- Ahşap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
- Pardon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Affedin, Bağışlayın
- Sandık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasa
- Kebir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ulu, Yaşlı
- Dejenere Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
- Keçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçılık
- Semaver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynavuk
- Meyilli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
- Yaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
- Devir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Çağ, Dönem, Dönme, Gün, Tur, Zaman, Dolaşma
- Azadetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyuvermek, Serbest Bırakmak, Özgür Kılmak
- Tedarik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Sağlama, Edinme
- Tarif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü