Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mebus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili, Saylav
- Elden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Hemen
- Kara Elmas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karbonado, Maden Kömürü
- Malihülya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Sevda, Kuruntu
- Delik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Göz
- Tutsaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esaret
- Kolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manşet; Polis Veya Jandarma, Zabıta
- Mühürcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
- Sair kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Öteki, Öbür
- Asa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek, Baston, Sopa
- Düze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doz
- Taşıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fosil, Mütehase
- Dikit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Stalagmit
- Görklü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Güzel
- Rende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontaç
- Ambulans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran
- Münekkitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmenlik
- Metanetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız
- Özne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Müptedi
- Mahvolma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı
- Harıl Harıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bol Bol
- Vadeli Pul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap
- Cihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşı, Gaza, Savaş, Harp
- Duygulanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas, Kabarma
- Keçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnatçılık
- Alın Yazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Talih, Mukadderat, Yazgı, Kader, Baht, Talih
- Doğal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf, Tabii, Natürel
- Çoklukla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
- Bozulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Tefessüh
- Dimağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyin, Bilinç, Derrake, İdrak, Zihin
- Gına kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usanç, Bıkma, Bolluk, Yetinme
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Tahrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtma, Kımıldatma, Hareket Ettirme, İşletme
- Isıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıtma
- Adak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezir
- Dahiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice
- Çöl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaban, Bozkır, Sahra, Badiye, Kumluk
- Toreador kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa Güreşçisi
- Söykemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Yaslamak
- Yuvarlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değirmi, Tombul, Toparlak, Tekerlek, Müdevver, Küre
- Dikbaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü