Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Medet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmdat, Yardım
- Derhatır Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
- Haber Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salık Vermek
- Keder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
- İçrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saklı, Batini
- Tevessül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeltenme, Yönelme, Başvurma, Girişme
- Güzergâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğrak, Geçek, Gidiş Yolu, Yol Üstü, Yol Boyu, Geçek
- Sökmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Çıkartmak, Götürmek
- Öykünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek Almak, İmtisal Etmek, Taklit Etmek
- Barınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daldalanmak, Sığınmak
- Mahsur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatılmış, Çevrilmiş, Sarılmış
- Aşhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafeterya, Lokanta, Mutfak
- Dayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hop
- Nazariye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuram
- Baresinde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakkında
- Tekvin Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaratmak
- Namzet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aday, Yavuklu
- Bükülmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım
- Tesis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kuruluş, Kurum
- Konjonktivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
- Gömülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metfun
- Sınaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
- Trekking kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Yürüyüşü
- Kaygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Düşünce, Efkâr, Endişe, Gaile, Gam, Merak, Tasa, Üzüntü
- Rakım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükselti, Kot
- Nisa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Tabanvay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Kâtip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekreter, Yazman
- Yazın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Edebiyat
- Zikretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anmak
- Pusat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
- Dek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Düzen, Entrika, Hile, Kadar, Sağlam, Tokuşma, Dolap
- Yükseklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İrtifa, Yükselti
- Siyahlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karalık
- Tepki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Reaksiyon, Aksi Cevap, Aksülamel
- Işılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parlamak
- Kargış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beddua, Telin, Lanet
- Tulum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, Tombul, Tüp
- Ussal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rasyonel, Akli, Makul
- Pulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köten
- Etraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Civar, Çevre, Muhit, Ortalık, Yöre, Yanlar, Taraflar, Dolay, Yakınlar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü