Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Meselen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örneğin, Söz Gelimi
- Kitapsaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Masal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nağıl
- Siktirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Bayağı
- Kalın Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala
- Uymayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
- Konaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dincelmek, Gecelemek, İnmek, Kalmak
- Kadın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan, Hatun, Hatun Kişi, Zen, Ayal, Karı, Eş, Avrat, Dişi, Hanım
- Anjin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farenjit
- Perspektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakış Açısı, Derinlik, Süreç
- Hâl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
- Çökmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
- Yapınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenmek
- Kanunvericilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasama
- Sopa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Değnek, Kazık, Kötek
- Zürriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Kuşak, Soy, Çocuk
- Tuğra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tura
- Kotlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pirzola
- Terbiyelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek
- Kuartet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dörtlü
- Yumuşaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamak
- Seyyare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezegen
- Duvar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Engel, Hisar
- Tanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlama, Tarif Etmek
- Kadar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde
- Sinik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
- Janjan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanar Döner, Yanardöner, Şanjan
- Tükenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Erimek, Geçmek, Sönmek, Hiç Kalmamak, Sona Ermek
- Fasılasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız, Aralıksız, Biteviye, Ayırmak, Bölmek, Çözmek
- Taraftarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap
- Çerçeve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pervaz, Kenarlık
- Sabah Sabah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabahleyin
- Özdekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
- Aynek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözlük
- Sezon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Mevsim, Dönem
- Uyruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet, Tebaa, Vatandaş
- Eğit Bilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pedagoji
- Destar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Sarık
- Kepez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ
- Kırnak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cariye, Çevik, Güzel, Titiz, Halayık, Oynak, Çevik, Cilveli, Boylu Boslu
- Kızılkuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü