Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sinik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
- Yükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mükellef, Borçlu, Memur, Mükellefiyetli
- Ak Pak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Temiz
- Pozisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum
- Kıdem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayrılık, Çoktanlık, Eskilik
- Yol Ayrıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Turkuaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Firuze
- Kın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıf
- Şaşaalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltılı, Görkemli, Gösterişli
- Bitaraf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız
- Demet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Çiçek Bağlamı, Deste, Huzme, Lifli Kordon, Kelep, Kalın Kaytan
- Rakkas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köçek, Sarkaç
- Data kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veri
- Alçak Gönüllülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Samanuğrusu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
- Teşkil Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
- Yeksan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Düz, Eşit
- İnsaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, İnsanlık, Merhamet, Vicdana Veya Mantığa Dayanan Adalet, Acı
- Peyda Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak
- Mümessil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsilci, Oruntak, Temsilci, Başkan
- Lastik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korse
- Hükmetme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahakküm
- Payitaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkent, Başşehir
- Önceki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
- Hadım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısırlaştırılmış
- Dev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Canavar
- Beniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Yüz Rengi, Bet
- Kardeş Oğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğen
- Vasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
- Caize kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahşiş, Armağan, Azık
- Üzüntüler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessürat
- Yezit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hilekâr, Sahtekâr
- Özne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Müptedi
- Liyakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik, Kifayet, Uygunluk, Yaraşırlık, Leğim, Yararlık, İfayet
- Cevahirci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu
- Kanamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Tahakküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükmetmek
- Susta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yay
- Mihmanhana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otel
- Denetleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Kontrol, Murakabe, Teftiş
- Yalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü