Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Metres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynaş
- Duygusal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, Hissi, Birey, Romantik
- Kaldığında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kala
- Sirküler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genelge, Tamim, Duyurum
- Şıltak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Şiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
- Yordamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Yakışıklı
- İlgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, Bağ, Dikkat, İlişik, İlişki, Nispet, Rabıta, Rağbet
- Veyahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
- İpotek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutu, Rehin
- Göcen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kedi, Pişik
- Estağfurullah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aman Efendim, Rica Ederim, Öyle Söylemeyin, Utandırıyorsunuz Efendim
- Umma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
- Mecmu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hep, Toplam
- Metfen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabir, Mezar
- Güvenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Emin Amanlık, Emniyet, Emniyyet, Tehlikesizlik
- Hidro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su
- Anons kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru
- Ası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiş
- Yükselti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakım, İrtifa, Tümsek, Yükseklik
- Konvansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma
- İsabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerindelik, Yanılmazlık, Düşme, Değme, Tutma, Vurma
- Ekmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Nan, Nanıaziz, Kazanç, İş, Ekim Yapmak, Serpmek, Savuşmak, Atlatmak, Aş, Dikmek, Yemek
- Majör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Önemli
- Çizgi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksen, Hat, Sınır, Temel
- İdmansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ham
- Beri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bu Yana
- Celalli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırçın
- Ödev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
- Makam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer
- Muhkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk
- Taç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yan
- Tüyo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kopya
- Yıldırgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedhiş
- Çöğdürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşemek
- Tabela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Levha, Çizelge
- Şarampol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çala Çukur
- Hayret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
- Kırba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matara
- Abatlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşme, Şenlenme, Yakşılaşma
- Mani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Önleyici
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü