Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Mevkuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuklu
- Gözlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aynek
- Uyandırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkaz
- Dest kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takım
- İrrasyonalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usdışılık
- İçtenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimiyet
- Sangılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sersemleşmek
- Etkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Hareketli, Faal, İşleyen, Çalışan, Fail
- Alan Talan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Mermi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Kurşun
- Fariza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev
- Derhatır Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlamak
- Konuşamayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
- Domestik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Yerel, Yerli
- Kavga Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak
- Kemiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Kesin
- Kıpkızıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Koyu
- Bâtın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İç Yüz, İç Öz, Gizli, Görünmeyen
- Alakadar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
- Kafeterya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşhane
- Konkasör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkıran
- Özlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişi, Zat, Özdek, Öz Madde, Cevher, Nelik, Mahiyet, İş, Kar, Husus
- Ufak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Mikro
- Zehle Döken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İllet
- Esaslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşmek
- Dakik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Düzenli İşleyen
- Anlaşılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
- Hâkimane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egemence, Yargıçça
- Müstehlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
- Meşgul Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Leh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
- Çözünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Erimek
- Tansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerilim
- Semih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Eli Açık
- Mera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otlak
- Besin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıda, Azık
- Özgülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasretmek, Vermek
- Çoktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Uzun Zamandır
- Esaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk
- Gelişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Tekâmül, İlerlemek, İnkişaf Etmek, Palazlanmak, Parıldamak, Serpilmek, Şişmanlamak, Yetişmek
- Oyun Ebesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü