Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Aymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayılmak, Uyanmak
- Al kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırmızı, Kızıl, Aldatma, Düzen, Tuzak, Hile, Dek, Dolap
- Köy Muhtarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
- Eşitlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat, Muadelet, Müsavilik, Denklik
- Sermaye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapital, Konu, Servet, Varlık, Anamal, Başmal, Anapara
- Geçinme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet
- Daha Yakşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
- Muhannet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Korkak, Namert
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
- Bırakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
- Cemaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Toplum, Ehil, Kütle
- Senlibenli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
- Gündem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ruzname, Uysal, Gün Tertibi
- Tezene kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Mızrap
- Korsan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Haydutu
- Bedbaht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
- Deney kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe
- Ölümlülük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fena
- Borç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
- Asalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parazit, Tufeyli, Abacı, Ekti, Otlakçı
- İlişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Değinmek, Değmek, Dokunmak, Karışmak, Müdahale Etmek
- Hayati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önemli, Yaşamsal
- Mujik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- Kalaylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövmek
- Turfanda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeni, Faraş
- Yağlı İp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
- Milliyetçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusçuluk
- Teraküm Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Yığılmak
- Mirasçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vâris, Kalıtçı
- Muhafız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyucu, Sakınan
- Sünepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kılıksız, Uyuşuk
- Alakalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmek
- Ormangülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açalya
- Abramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönetmek, İdare Etmek
- Yıkma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahrip
- Evetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
- Duş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Dökünme
- Tekmillemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Urgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kement, Halat
- Basılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbu
- Mecburiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlülük, Zorunluluk, Gereklik, Zor
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü