Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Monotonluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekdüzelik, Sıradanlık
- Köklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
- İzinli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezun
- Ufuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Görüş, İhata, Gözerimi, Çevren
- Tesanüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
- Veliyullah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veli
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Muhtariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik, Otonomi
- Yalancıktan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalandan, Düzmece
- Bone kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
- Tasallut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıntılık, Sataşma
- Mezraa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekenek, Haymana
- Değişiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tadil
- Kumarcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarbaz
- Taahhüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenme, Bağıt
- Hapsane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türme
- Bardak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Testi
- Yöntemsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
- İmal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapım, Yapma, İşleme
- Utangaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahcup, Sıkılgan, Tor
- Rahne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, Yarık, Deşik
- Lağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay
- Memba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar
- Abartmadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilamübalağa
- Şen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenceli, Neşelendiren, Neşeli, Sevinçli
- Pedagog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci, Eğitimbilimci
- Pıçapıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiskos
- Onum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Felah
- Zenne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın
- Dönüşüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahavvül; İnkılap
- Grev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatil, İş Bırakımı
- Teferrüç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezinti
- Lengimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tavsamak
- Uçarılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sefahat
- Ariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödünç
- Broşür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitapçık, Risale
- Olay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hadise, Hikâye, Vaka, Vakıa
- Mızraksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargısız
- Düzeltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak, Toplamak, Yapmak
- Gerilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Parçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü