Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Muharip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı
- Buz Yalağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalak
- Sorunlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Problemli
- Tarumar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
- Elgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Yabancı, Gurbette Yaşayan, Gurbetçi
- Çökük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
- Taraftarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yandaşlık, İntisap
- Bigâne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Aldırışsız, Yad, Yabancı
- Zafer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utku, Başarı, Yengi
- Oturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek
- Kıpı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaka, Eğlence, Alay
- Berenarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Oldukça
- Sere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sele
- Ayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hicran, İhtilaf
- İrticacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici
- Serdabe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanduka
- Variyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
- Vaziyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Konum, Hâl, Tavır, Yer
- Kur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
- Azaltmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiltmek, Çıkarmak, İndirmek, Budamak, Düşürmek, Kesmek, Kısmak
- Memnun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşnut, Mutlu, Kıvançlı, Kıvanmış
- Taş Kömürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maden Kömürü
- Denetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
- Başhekim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baştabip, Sertabip, Başsagan
- Görmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz
- Servis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet
- Keniz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cariye
- Çevirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeviri Yapmak, Döndürmek, İdare Etmek, İhata Etmek, Kuşatmak, Muhasaraya Almak, Sarmak, Tercüme Etmek, Vermek, Yönetmek
- Tefevvuk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak
- Dözümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Dışkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaka, Bok, Büyük Abdest, Pislik, Kazurat
- Müzaheret Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
- Kömüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Camız
- Gün Batısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batı
- On Paralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiç
- Dizgin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılav
- Tecrübesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimsiz, Toy
- Deme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Anlam, Atasözü
- Cılk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cıvık
- Dokümantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgeleme
- Kolonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgeci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü