Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Plebisit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Hükümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahkûm, Cezalı
- İzobar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşbasınç Eğrisi
- Yilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zamk
- Ebedî Uyku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
- Bakanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret, Vekâlet
- Doğru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Namuslu, Dürüst, Yasal, Gerçek, Güzel, Hak, Hakikat, Harbi, Sadık, Sevap, Tamam, Yakın
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Yuva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
- Yankı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akis, Aksiseda, Eko
- Karnabahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güllü Kelem
- Tavukgötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siğil
- Saydam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeffaf, Transparan
- Üreme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenasül
- Nasbetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atamak
- Tozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zerre
- Plato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla
- Kerhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişehane
- Endüstriyel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınai
- Prodüktör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapımcı, Üretici
- Abstre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyut, Mücerret
- Nısfınnehar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğlen
- Cerrah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Operatör, Yarman
- Bön kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahmak, Budala, İnek, Saf, Aptalca
- Simya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alşimi
- Adam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, Erkek, Mert, Eş, Koca, Kişi, İnsanoğlu, Herif, Zat, Zevat
- Erişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Razı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
- Sıngın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmuş, Sinmiş, Çekingen, Ürkek, Üzgün, Kırık Dökük, Dağınık, Perişan
- Motor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Traktör
- Sezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
- Cevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töz, Yetenek, Öz, Asıl, Cevahir, Maya, Mücevher
- Seyahatname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezilik
- İmalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sezdirimli
- Sövme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
- Tüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hamı, Hepsi, Kül, Tam, Tamam, Tümsek, Topu
- Büyülemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Bırakmak, Efsunlamak, Cadılamak, Sihirlemek, Teshir Etmek
- İaşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Boğaz, Beslem
- Yerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Taşınamayan, Otokton, İthal Olmayan
- Verme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevdi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü