Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Seferi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolcu - Proses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreç
- Iskat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadaka
- Durum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
- Doyulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doymak
- Muhtarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yöre Başkanlığı
- İltihaplı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılı
- Enerjik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Erkel, Acar, Aktif
- Ne Zaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haçan
- Kibirlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekebbür
- Görülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlanmak, Seçilmek
- Ayırt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fark, Nüans
- Önceden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Peşin, Peşinen
- Yiyecek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Gıda, Rızık, Taam, Kayıt, Mekulat
- Işın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şua
- Matbu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basılı
- Biraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azıcık, Çok Değil, Bir Parça, Bir Balaca, Bir Kadar
- Bunaltıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır
- Kak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pestil
- Kibir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benlik, Böbür, Burun, Gurur, Kasıntı, Büyüklük, Ululuk, Büyüklenme, Onur
- Amme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Kamu
- Traksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekim
- Sarhoş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olmak
- Devlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mutluluk, Talih, Ülke, Erkin Topluluk, Baht, Ongunluk, Büyüklük
- Mutasavver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş
- Öldürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek, Katletmek, Kırışmak, Temizlemek, Vurmak
- Teşkilatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütçü
- Asimilasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme
- Körpe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taze, Genç, Güzel, Hoş
- Cümle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümce, Dizge, Sistem, Bütün, Hep, Herkes, Cemi, Sözcük Dizisi
- Mücahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşçısı
- Yönelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müteveccih
- Yahudi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musevi
- Öd Kesesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safra Kesesi
- Tafsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Ayrıntılama
- Nakışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezeksiz
- Durulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Uslanmak, Yatışmak, Sükun Bulmak
- Wc kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet
- Müdahale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışma, Araya Girme, El Atma, El Katma, El Sokma
- Haylaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayta, Afacan, Çapkın, Hınzır, Nadinç, Yaramaz
- Hafta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yedil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü