Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nadim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pişman
- İyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
- Yıkıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahripkar
- Elan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Hâlâ, Henüz, Şimdi, Şimdiki Durumda, Şu Anda, Daha
- Nakil Vasıtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıt
- Bengisu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abıhayat
- Kitaplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Tabiilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğallık
- Keke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kekeme, Pepe
- Babasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetim
- Muhit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
- Gözenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere, Mesame, Ajur
- Yığılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdiham
- Mavera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öte
- Dahiyane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dahiye Yakışır Biçimde, Dahice
- Bildiriş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duyuru, İlan, Tebligat
- Martı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gagayı
- Belletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmek, Ezberletmek
- Yamyaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
- İlmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Din, Dokunmak, İlmik
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Musanna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
- Sekreterlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık
- Yol Ayrıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatal
- Donatım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teçhiz
- Çalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atmak, Benzemek, Biçmek, Çarpmak, Çelmek, Çırpmak, Götürmek, Kaldırmak, Oğurlamak, Süpürmek, Temizlemek, Tırtıklamak, Vurmak
- Karışılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müdahale Edilmek
- Kim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ki
- Sebzevat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sebze
- Evrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Senet
- Eş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene
- Kalifikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik
- İka Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Yapmak
- İmtihan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınav, Sınama
- Ahenkli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyumlu
- Yazışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, Muhabere
- Havmana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çayırlık
- Efe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Kabadayı, Yiğit, Zeybek
- Ekstrem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Uç, En Uç, En Son; Aşırı, Müfrit
- Tepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek
- Sofistike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık, Yapmacık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü