Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nakletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Göçürmek, İletmek
- Poligon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokgen, Atış Alanı
- Ölümsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Baki, Layemut
- Görüşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sohbet, Konuşma, Musahabe, Mülakat, Müzakere, Temas, Ziyaret
- Sakin Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
- Şaşakalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok Şaşırmak
- Ilıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıştırmak
- Keyif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afiyet, Esrar, Hatır, Hava, Heves, Huzur, İstek, Rahat, Sağlık, Zevk, Esenlik
- Abur Cubur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, İşe Yaramayan, Faydasız, Yararsız
- Namussuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Leke
- Meşhur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek
- Nebi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaç, Resul, Peygamber, Savacı
- Yazı Tahtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta
- Köşegen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kutur, Diyagonal
- Okkalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli
- Küfür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sövgü, Kalay, Sövüş
- Sentetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Yapay, Bileşimsel
- Neşet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğmak
- Küşümlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Kuşkulanmak
- Tümce Bilgisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
- Kitapsaray kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Kült kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapma, Tapınma; Din; Dinsel Tören, İbadet, Ayin
- Şüphelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek
- Pistole kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç
- Tamağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cehennem
- Sobe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumurtamsı, Oval, Beyzi
- Vekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
- Kafalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışlı, Bilgili, Akıllı
- Plaçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapul
- Boca Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak, Dökmek
- Ehram kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köpyak, Piramit
- İş Birliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seferberlik, Emektaşlık, Teşrikimesai
- Tav kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Durum, Semizlik (Hayvanlarda), Kıvam
- Reaya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk, Uyruk
- Sam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcak Yel
- Maşa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alet
- Çip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Ezme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
- Ölçüşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Yarışmak, Müsabaka Etmek
- Zekâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Yürütme, Anlak, Dirayet, Zeyreklik, Feraset, Kafa
- Yeregeçen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havuç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü