Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Nezle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İngin, Tumağı, Dumağı, Çaputlama, Anjin, Duma
- Yavaş Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavaşlamak
- Tapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mabut
- Tabakhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sepi Yeri
- Kâfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
- Göyük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- İncelemeden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezbere
- İltihaplanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yangılanmak, İrinlenmek
- İnzibatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş
- Diyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Memleket, Dünya, İklim, Yurt
- Uzlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Barışmak, Geçinmek
- Karşılaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukayese, Kıyaslama, Kıyas
- Gönül Rahatlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur
- Dolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak, Tamamlanmak, Kaplamak
- Ök kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana; Göğüs; Akıl
- Nesnel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Objektif
- İcabet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Kabul Etme, Razılık, Varma, Razı Olma
- İktisatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomist
- Tema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Duygu, İzdem, Düşünce, Görüş, Ana Konu
- Kâşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çini
- Kavat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
- Cahiliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik
- Cingelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
- Karakorku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Blöf
- Turlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
- Düşük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az, Uşak Saldırma
- Yetiştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye
- Kramp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kasınç, Kasılma
- Çiçek Bozuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çopur
- Muvakkati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkat, Muvakkaten
- Siyasal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Politik, Siyasi
- Neşesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Durgun
- Epilepsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Sara
- Yakşı Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güle Güle
- Menşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, Kaynak, Köken, Sebep, Yetişek, Kök
- Uyuşmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, İhtilaf, Zıddiyet
- Mazlum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ezgin, Çilekeş, Kıyıma Uğratılmış, Zulüm Gören
- Peyrev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzinden Giden, İzleyen, İzleyici
- Mezelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerezlik
- Muhariyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerklik
- Melike kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hükümdar, Padişah Karısı, Kraliçe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü