Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Oku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davetiye
- Muanid kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diretken
- Yazıhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Ofis
- Eşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze
- Oy Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rey Vermek, Ses Vermek
- Adam Sendeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Umursamaz, Vurdumduymaz
- Bakanlar Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
- Doygu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rızık
- Utmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek, Yutmak, Ütmek
- Soğukkanlılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtidal
- Uğraştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
- Tolun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Ay) Bedir
- Konu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bahis, Husus, İş, Laf, Mevzu, Sayfa, Sermaye
- Santimantal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusal, Duygulu, Hassas
- Lafazan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, Zevzek, Çaçaron
- Kapak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kap
- Konakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Mihmanhane, Otel
- Deflemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek
- O kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Kat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Yol Almak
- Apiko kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derli Toplu, Hazır, Şık, Tetik
- Teskere kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedye
- Kiralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, İcareye Vermek
- İhracat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış satım
- Şeriat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İslam Hukuku
- Pimpirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Harap, Virane
- İmalat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üretim (ler)
- Tertip Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Sıralamak, Dizmek, Düzmek, Düzen Vermek, Düzenlemek
- Gato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çörek, Pasta
- Çalkamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalkalamak
- Hükümdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halife, Padişah
- Cılız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Eneze, Nahif, Çelimsiz, Basit, Değersiz, Güçsüz, Zayıf, Cansız, Gelişmemiş
- Nazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiir, Koşuk
- Böhtan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
- Düzem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
- Hoş Gördük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş Bulduk
- Harman Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harmanlamak
- Yüklük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Kimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazen, Bazı, Bazısı, Birtakım, Kimisi
- Alaşağı Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Kovmak
- Duman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, Kötü, Tütsü, Tütün, Yaman
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü