Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Adam Sendeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz, Umursamaz, Vurdumduymaz
- İtmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtelemek, Sevk Etmek, Sürüklemek
- Çakırkeyif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
- Fasılasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arasız, Aralıksız, Biteviye, Ayırmak, Bölmek, Çözmek
- Öğütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Çiğnemek, Ezmek
- Kartelci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekelci
- Demeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki
- Durgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Pasif, Sakin, Sessiz, Sütliman
- Dallamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budamak
- Kağşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
- Sansasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalgalanma
- Tasma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halta
- Sinik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
- Bağdarlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Program
- Oğurlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Gayrisafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Katışık
- İyelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülkiyet, Sahiplik
- Kâinat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acun, El Gül, Dünya, Evren, Herkes
- Kenef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Pis, Tuvalet, Ayakyolu
- Kantite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nicelik
- Vasıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aracılık, Anahtar, Taşıt, Aracı
- Verilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maruz
- Tanrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Hak, İlah, Yaradan
- Eğmeçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Mükerrer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlanmış, Yinelenmiş, Yinel, Tekrarlı
- Kıvançla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Memnuniyetle
- Dâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç, İçeri, İçinde
- Bildirim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebliğ, İhbarname, Tebligat
- Köylü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kentçi, Kentli
- Kolonizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürgecilik
- Toprak Sahası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsa
- Gerçekleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Tutmak, Tahakkuk Etmek
- Vitrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camekan, Sergilik, Sergen
- Haiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip
- Koyuvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koymak, Salmak
- Yadırgamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek, Küllenmek, Alışamamak, Rahatsız Olmak, Ürkmek
- Yapraklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek
- Mahfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Saklanmış
- Yapma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapay, Yapmacık
- Ayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irak, Yalnız, Tek, Tek Başına, Benzemeyen, Başka Türlü, Başka
- Otopsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü