Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Okul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mektep, Meslek
- Kargaşalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat, İhtilal, Fitne, Şuriş
- Tanrıça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlahe, Umay
- Artist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Sanatkar
- Buruşuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırış Kırış, Pürüzlü, Kıvrım Kıvrım
- Uyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
- Bakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazır, Vekil, İcra Vekili
- İzlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takip
- Teleobjektif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzmercek
- Peyke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
- Hakim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıç, Başat, Yargıcı, Bilge, Filozof
- Başvurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat Etmek, Gezmek, Gitmek
- Şalter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Gişe, Çevirgeç
- Şafak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tan, Alacakaranlık
- Divanelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delilik
- Doğmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Gelmek
- Kötümser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedbin, Bozuk, Karamsar, Pesimist
- Bahşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak, Sunmak
- Stopaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
- Tebahhur Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak
- Gücendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Yaralamak, Kırmak
- Gürbüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam
- Denek Taşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mihenk Taşı
- Taşımacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nakliyat
- Heyelan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göçük, Uçkun, Toprak Kayması, Kayşa
- Arap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Sıvalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvamak
- Çevrilme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
- Tatil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlence, Ara, Dem Alış, Grev, İstirahat, Boşuklama, Kapama
- Ukubet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceza
- Tensik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Haydavcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Şoför, Yöndemci
- Fingir Fingir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oynak
- Artırım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarruf, Tutum, İktisat
- Tashih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Doğrultma
- Miralay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albay
- Sorgulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindirme, İstintak
- Adi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz
- Şiddetlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hızlanmak, Yükselmek
- Kantitatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Niceleyici
- Muganni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü