Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ongunluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Bolluk, Mutluluk, Saadet
- Yaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duman, Huysuz, Kötü, Beğenilen, Fena, Korkulan
- Satranç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahmat
- Tutaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutacak
- Tasrif Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Yavuzlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Feyz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Gürlük
- Yahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ya da, Veya, Veyahut
- Handikap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pekent, Engel
- İcmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Fitnekârlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
- İstisnasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksız
- Seans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturum, Gösterim
- Şölen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şenlik, Ziyafet, Ağırlama
- Elçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Delege, Dünür, Görücü, Peygamber, Sefir, Yalvaç, Resul
- İvecen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci
- Anbean kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Her An, Dakika Dakika, Ara Sıra, Giderek
- İkaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Uyarma, İhtar, Tembih, Haberdarlık, Dikkat Çekme
- Kırık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı, Melez, Üzgün
- Şekavet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk, Haydutluk
- Kibirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek
- Kıyam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
- İyilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, Nimet, Salah, Kayra, Kerem, İnayet, Esenlik
- Muhtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk, Erkin
- Dağdağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı, Sıkıntı, Telaş
- Pike Yapmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şığımak
- Yakşıca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakinen
- Uğraştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
- Aygıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet
- Öpüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öpücük
- Değişmez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesin
- Terim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Had, Istılah
- Tuhaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Antika, Cins, Garip, Gülünç, İlginç, Alışılmamış, Yabancı, Yadırganan, Şaşırtıcı, Anlaşılmaz
- Dinamik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Canlı, Devingen, Etkin
- Patronluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşverenlik
- Yardımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muavin, Yamak, Yâr, Yaver, Asistan
- Rüşvet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arpa, Alımsa
- Temizleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
- İtimat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emniyet, Güven, Güvenç
- Kaplan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pars, Pelenk
- Acışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gocunmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü