Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sehiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgı, Yanlış
- Dil Yarası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırgınlık; Gönül Yarası
- Arpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüşvet
- Bir Küme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Grup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
- Hibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, Bağışlama
- Çömlekçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çanak, Çömlek
- Rahatlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Konfor, Rahat
- Pesimist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser
- Didaktik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretici; Öğretim Bilgisi
- Uzlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Mutabakat
- Sarfınazar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayılmasa Da, Hesaba Katılmasa Bile
- Apayrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Çok Ayrı, Büsbütün Ayrı, Bambaşka
- Bark kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Barınılan Yer, Mesken, Ev, Yapı, Otel, Park, Bahçe
- İştah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu
- Olaysız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütliman
- Ördek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi, Oturak
- Karikatürcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karikatürist
- Epigrafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıtbilim
- Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
- Civan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Genç
- İhsan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lütfetmek
- Aktifleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleştirmek
- Boşboğazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yave, Zırva
- Skor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Sonuç, Sayı
- Cilt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Kap, Ten
- İnayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, İyilik, Yardım, Kayra, Atıfet
- Bölge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesim, Mıntıka, Nahiye, Toprak
- Geride Bırakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Panzehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıkıran, Antidot, Tiryak
- Viran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Harap, Berbat
- Örge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Motif
- Deleduzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
- Kargaşalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fesat, İhtilal, Fitne, Şuriş
- Sendrom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Belirti, Sıkıntı
- Kuzulamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yavrulamak
- Metazori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorla
- Bicik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meme
- Şiar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Düstur, Slogan, Ülkü, Duyuş
- Sorun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dava, Dert, İş, Mesele, Problem, Sıkıntı, Durum
- Nazaran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göre
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü