Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Otalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zehirlemek
- Güzün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonbaharda, Payizde
- İnsanca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsani
- Sömürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
- İp kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İplik
- Depo Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığmak
- Fahişehane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhane
- Hatırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygın
- Yollamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Atmak, Çekmek, Çıkarmak, Sunmak
- İçtimaiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamu
- Erat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erler
- Epeyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Epey
- Argıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent
- Kıyı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenar, Sahil, Kumsal, Kırak, Yaka
- Tasarruf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
- Abaküs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Boncuğu, Çörkü, Mihsap
- Kabartmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
- Kohum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akraba, Hısım
- Ekran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüntülük
- Cüce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bodur, Bacaksız, Bücür, Civciv
- Haya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erbezi, Taşak
- Dümdüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Sade
- Nakolay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakar
- Doğuşlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asil
- Esans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koku, Itır, Ruh
- Leh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Cüzam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Miskin Hastalığı
- Yan Yana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Beceri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Ustalık, Maharet
- Tepesi Üstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tepetakla
- Dostluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaşlık, Gönüldaşlık, Yoldaşlık, Hukuk
- Meyil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğim, Akıntı, Özlem, Eğilim, Temayül, İlgi, Eğiklik, Sevme, İstek
- Kanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- Hobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkü, Meşgale
- Sedimatolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilimci
- Benzeşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer
- Dokunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temas
- Partisip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
- Azap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ezinç, Büyük Sıkıntı, Emge, Eza, Cefa, Eziyet, İşkence
- Sakman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü