Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Paranoyak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkilli
- Karabaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahip
- Tırabzan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhaccer
- Damla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Bitmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Tükenmez
- Antagonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşman
- Kifayet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlik, İktidar, Liyakat, Yetme, Kafi Gelme
- Zil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
- Toplumbilim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sosyoloji
- Hengâm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakit, Zaman
- Kaskatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
- Ayakyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Tuvalet, Abdesthane, Yüznumara, Aralık
- Arkadaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Refik, Tomdaş, Yoldaş, Hempa, Bacanak, Eş
- Hayâsızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utanmazlık
- Berber Dükkânı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- Başarısızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvaffakiyetsizlik
- Kaldırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
- Öndün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans
- Vasat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta, Muhit, Ortam, Şerait, Ara
- Milliyetsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milliyetçi
- Çarkıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eski, Sakat
- Saklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Kapalı, Mahfuz, Örtülü, Mahfi, Hafi
- Sentetik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Yapay, Bileşimsel
- Katılımcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delege
- Baldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görümce
- Dershane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Oditoryum, Sınıf
- Nahiv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
- Sımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Kırmak, Yenmek
- Sivrileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
- Yepelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narin, Nazik, Latif, Zarif
- Mutat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışılmış, Alışılan, Her Zamanki
- Kokuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
- Kolaylık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolay
- Yüzükoyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüstü
- Gayretkeş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalayıcı
- Rast Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak, Rastlaşmak
- Tartışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa
- Cihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşı, Gaza, Savaş, Harp
- Martir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehit
- Köstek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Cidar, Engel
- Yakışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tenasüp
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü