Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pisik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi
- Olmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ham
- Kaygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Düşünce, Efkâr, Endişe, Gaile, Gam, Merak, Tasa, Üzüntü
- Peşinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndülcü
- Politikacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyasetçi
- Ocak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aile, Ev, Kucak, Soy, Şömine, Fırın
- Oşinografi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denizbilim
- Tutarsız Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelişmek
- Makro kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Geniş
- Vakarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Onurlu
- Sessizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
- Tamirhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarımevi
- Cereyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım; Akıntı
- Vale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Oğlan
- Zıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt, Ters, Akis, Aksi, Karşı
- Asılsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Uydurma
- Ukde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düğüm, Yumru, İçe Dert Olan, Acı
- Ötekisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri
- Pişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi
- Lületaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
- Demir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Kuvvetli, Sert
- Çalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz, Enstrüman
- Acun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Âlem, Kainat, Evren, Kozmos
- Cennet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ
- Bohça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkın, Bütçe
- Sehven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
- Mütegallibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zorba
- Yalandan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Üstünkörü, Sureta, Yalancıktan
- Şükreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şükretmek
- Münazaa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Düşmanlık, Kavga, Münakaşa
- İzzet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük
- Dayanamama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaaf
- Tezyit Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak
- Seçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tercih, Yeğleme, Saylav, Seçki
- Fayrap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Çıkarmak
- Umumen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
- Veyahut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
- Kült kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapma, Tapınma; Din; Dinsel Tören, İbadet, Ayin
- Aforoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışlama
- Karabasan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabus, Kâbus
- Dağılmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Mahlul
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
