Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Acun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Âlem, Kainat, Evren, Kozmos
- Evcilleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak
- Vadi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Tarz, Yol, Koyak, Derey, Geçit
- Ehliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Yeterli
- Pişmanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedamet, Yeringenlik, İldimlik
- Taş Pamuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Asbest
- Ballıdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncir
- Sulanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
- İstemeyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla
- İzmihlal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
- Sebzevatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manav
- Mösyö kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bey, Bay
- Cilvelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkırdamak
- Çığ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kar Uçkunu
- Demevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinirli
- Suikast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komplo, Yağınma, Yağınç
- Samanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merek
- Sudager kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş Adamı
- Gicişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaşınmak
- Hibrit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Melez
- Tükenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Erimek, Geçmek, Sönmek, Hiç Kalmamak, Sona Ermek
- Kılavuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delalet
- Konstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı, Kurgu
- Tavzif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevlendirme
- Çok Sözlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Kavga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dövüş, Cenk, Hengâme, Hırgür, Hırıltı, Savaş, Çaba, Mücadele
- Abalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abapuş
- Denklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müsavat
- Boşkap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabak
- Çelişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütenakız
- Ahdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant İçmek, Yemin Etmek
- Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Deşarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma; Rahatlama
- Boran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
- Mevhibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, İhsan, Vergi
- Yüzükoyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüstü
- Baskın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dominant, Hakim, Sel
- Açıkgöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Uyanık, Cingöz, Jandarma
- Peruka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takma Saç
- Muharebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş, Cenk, Harp, Çatışma, Vuruşma
- Güçbeğenir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü