Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Podyum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekçe Yer, Seki
- Keşif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Bulgu, Tahmin, Açma, Buluş
- Değmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olgun
- Kırmızılaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızarmak
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Ayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacak, Basamak, Kıç
- Balık Yumurtası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havyar
- Ayla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl, Hale
- Samanyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
- Kadın Berberi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuaför
- Elektronik Beyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar
- Erik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı
- Bunun İçin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Binaenaleyh
- Mücadele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaşım, Mübareze, Savaş, Uğraş, Çatışma, Çaba, Uğraşma
- Sağlıcakla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık ve Esenlikle
- Doğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gündoğusu, Şark, Maşrık
- Sentez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim
- Konuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
- Varoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Palanka, Sur Dışı
- Muvazenesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengesiz
- Endişeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılı
- Ayakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelci, Gezici Satıcı, Çerçi, Hizmetçi
- Arınmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duru
- Kancık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Dönek
- Klakson kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korna
- Veba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolera
- Paylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılamak, Azarlamak, Darılmak, Tanlamak
- Plaçka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapul
- Tarumar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Kala kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmış
- Ulaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitişiklik, Bitişikte
- Mücrim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
- Nispi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oransal, Göreceli, İzafi
- Alaşım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halita
- Fiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim, Çengel, Makbuz
- Kaypak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönek, İtibarsız, Kaygan
- Ön Deyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehanet, Ön Söz
- Numaratör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayaç
- İthaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adama
- Meccanen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Parasız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü