Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Pres kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırıcı, Mengene, Baskı, Cendere
- Netice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç
- Bibliyografya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynakça
- Mapushane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
- Kaşane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslü Köşk, Saray
- Kuzuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl
- Bezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Denetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
- Bastırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğmak, Dikmek, Durdurmak, Gidermek, Gömmek, Kaplamak, Yenmek, Yırtmak
- İşitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sema
- Muasır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaş, Modern
- Cırcır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fermuar
- Pul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Teslis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üçleme
- Tasdikname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıkbeti
- Alaycı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi
- Kapela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şapka
- Şikâyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınma, Sızlanma, Yaygara
- Prensip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kural, İlke
- Yalpalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irgalanmak
- Örgensel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzvi
- Uyumamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Müessir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokunaklı, Etkili, Sonuçlu; Etken, Etkin
- Kentli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
- İtfaiye Aracı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtfaiye
- Şakilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haydutluk
- Hesapsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayımsız, Ölçüsüz, Müsrif, Savruk
- Lodosluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güney
- Kespetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Dinmek
- Büyültmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmak
- Renkküre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kromosfer
- Sabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
- Efsunlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okuyup Üflemek, Büyülemek, Büyü Yapmak
- Perdahlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küfretmek, Sövmek
- Neve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Torun
- Görmezlikten Gelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmezliğe Vurmak
- Üşenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erinmek, Tembellik Etmek, Yüksünmek
- El Alışkanlığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maharet
- Yırtıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahir, Vahşi, Müfteris
- Tutulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutulmuş, Mevkuf
- Tartışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münakaşa
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü